Tokat’ta Chp’nin Kuruluşunun 100. Yıldönümü Törenle Kutlandı

featured

Tokatta 9 Eylül CHP ‘nin 100. Yılı Münasebetiyle Tokat İl başkanlığı Tarafından Düzenlenen Çelenk Sunma Programı Tokat Cumhuriyet Meydanında Düzenlenen Törenle Atatürk Anıtına Çelenk Sunma Töreni Sonrasında Saygı Duruşu İstiklal Marşı Sonrasında İlçe Başkanı ve İl şkanlık Sekreterinin Konuşması Sonrasında Tokat Chp Milletvekili Kadim Durmaz’ın Konuşması ve Atatürk Heykeli Önünde Fotograf Çekimiyle son Buldu…

Milletvekili Kadim Durmaz Programda Şöyle Konuştu;

CUMHURİYET’İN PARTİSİ 100 YAŞINDA

Türkiye Cumhuriyet’in kurucu partisi, geçmişin mirasıyla, Atamızın emanetine sahip çıkmaya, sessizlerin sesi olmaya devam ediyor…

Cumhuriyet Halk Partisi; Millî mücadele meydanlarından, demokratik ve laik Cumhuriyete aziz milletimizin azim ve kararlılığıyla geldiğimiz bu yolda; demokrasiyi korumak, halkın egemenliğine, laikliğe, eşitliğe ve özgürlüğe sahip çıkmak için kuruldu.

Partinin kurulmasına ilişkin Atatürk ilk açıklamasını 6 Aralık 1922 tarihinde yaptı ve “Halk Fırkası” adıyla kurulmuştur. Ülkenin geri kalmışlığını ve çöküş tehlikesini ortadan kaldırmak, “çağdaş” ve “gelişmiş” bir toplum yaratmak amacıyla devrimler yapmayı plânlıyordu.

Bu da ancak bir siyasal parti ile mümkün olabilirdi. Kuracağı parti için 7 Şubat 1923 tarihinde şu değerlendirmeyi yapmıştı: “Halk Fırkası, halkımıza siyasi eğitim vermek için bir okul olacaktır”.

Halk Fırkasının Kurucu Üyeleri

Erzincan Mebusu Sabit (Sağıroğlu), İstanbul Mebusu Dr. Refik (Saydam), İzmir Mebusu Celal (Bayar), Erzurum Mebusu Münür Hüsrev (Göle), Tekfurdağ Mebusu Cemil (Uybadın), Konya Mebusu Kazım Hüsnü, İzmit Mebusu Saffet (Arıkan), Diyarbakır Mebusu Zülfü. Partinin Katib-i Umumisi (Genel Sekreteri) Recep (Peker) ve Parti Genel Başkanı Mustafa Kemâl.

İşte biz bu okulun evlatlarıyız;

“Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman bile durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir.”

Atamızın bu sözleri ders niteliğindedir.

Yorulsak da, bizler yılmadan bu mirasa sahip çıkacağız.

İşte bizler; Büyük Atatürk’ün, ebedi Genel Başkanımızın, tam 100 yıl önce savaş meydanlarında kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nin bugünkü temsilcileri olarak huzurunuzdayız.

Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ile Kuva-yi Milliye’nin işgal orduları karşısındaki azmini,100 yıldır yüreğimizde taşıyoruz.

Aynı azim ve kararlılıkla milletimizin huzur ve refahı için mücadele ediyoruz.

Değerli Yol arkadaşlarım Atamızın sözlerini hatırlatmak isterim.

“İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni yaşam ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim girişimlerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!”

Bizler atamızın miras bıraktığı Mustafa Kemalleriz…

Bizler Cumhuriyet Halk Partisinin her bir üyesi olarak Mustafa Kemal gibi olmalıyız, onun fikirleriyle, aziz milletimizi her şeyin üstünde görerek, kişisel çıkarları bir kenara bırakıp, daima memleketin, milletin üstünlüğü ve kurtuluşu için çalışmalıyız.

Atamızın ‘Benim iki büyük eserim var; Biri Türkiye Cumhuriyeti diğeri Cumhuriyet Halk Partisidir’ sözlerinin ağırlığını ve sorumluluğunu, hissediyor, bu bilinçle, Cumhuriyetimizin temel taşları Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Devrimcilik ve Devletçilik ilkelerini simgeleyen altı oku parti bayrağımızda gururla taşıyoruz.

Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk tarafından, “Halk Fırkası” adıyla 9 Eylül 1923’de kuruldu. Kurtuluş Savaşını örgütleyen ve yürüten “Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti”nin devamıdır.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olmak, ülkemiz adına, milletimiz adına çok önemli bir sorumluluktur. Kuruluşun ve kurtuluşun partisi olarak Cumhuriyetimizin, her mücadelede en ön saflardaki koruyucularıyız.

Bizler 100 yıl önce şanlı bir kurtuluş mücadelesiyle, yedi düvele karşı kazanılmış destansı zaferlerle bağımsızlığa yürüyen aziz bir milletin evlatlarıyız. Atalarımızdan devraldığımız bu kıymetli emaneti her zamanki heyecan ve kararlılıkla sonsuza kadar koruma ve kollama azmi taşıyoruz.

CHP, kurulduğu yıllarda nasıl bir umut ve aydınlık ışığı olmuşsa; bugün de tüm halkımızın biricik umudu olmaya devam etmektedir.

Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bu ülkede tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenleri, 5’li çeteleri, sarayda saltanat sürenlerin karşısında, mazlumun yanında olmuştur. Ülkemizde demokrasinin, birlik ve beraberliğin en kıymetli savunucusu olmuştur.

Sevgi diliyle, ayrım yapmaksızın tüm vatandaşları kucaklayan, partimizin ve ülkemizin çıkarlarını her şeyin üstünde gören değerli Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde 100. Yılımıza yakışır bir yol çizeceğiz, kongremizi gerçekleştirecek, yerel seçimlerde belediyeleri alacağız.

100 yıldır buradayız, bu ülkeye sahip çıkmaya devam edeceğiz.

Ülkemizi mülteci cennetine çevirip, emekliye 7500 TL ile yaşamayı reva gören, çiftçiyi mazot, ilaç, gübre, yem, sulama zamları ile ezen, diplomalı memleket evlatlarını çaresiz, umutsuz bırakıp yurtdışına gitmek zorunda bırakanlar, ülkemizde eşitliği, demokrasiyi, toplumsal huzur ve refahı yok edenler bilsin ki, partimiz tüm toplumda umut olmaya, sorunlara çözüm yaratmaya daima devam edecektir…

CHP; sevginin, barışın, emeğin, liyakatin, üretimin, paylaşımın, kalkınmanın, aydınlanmanın, birliğin beraberliğin ve ülkemizin güvencesidir.

Öğretmenler, memurlar, üreticiler, yatırımcılar, emekliler, işçiler, çiftçiler, kadınlar ve gençler umutsuzluğa kapılmayın, Cumhuriyet Halk Partisi tüm mağduriyetlerin çözüm odağı olacak, ülkemizde huzur ve adaleti birlikte dayanışarak CHP iktidarı ile kuracağız.

9 Eylül 1922. 1683’den beri gelen kesintisiz yenilgiler zincirinin tam 239 yıl sonra kırıldığı kutlu gün.

9 Eylül İzmir’in kurtuluşu, Tük Kurtuluş Savaşı’nı yakından izleyen dost ve mazlum ülkelerde büyük sevinç yarattı.

Hindistan Bağımsızlık Hareketi’nin Lideri Mahatma Gandi, Milli Mücadele’nin zaferle bitmesi üzerine, İngiliz sömürgecilere şöyle sesleniyordu.

Haydi beni bir daha tutuklayın İngilizler! Ama görüldü ki tutuklama ve öldürmeyle iş bitmiyor! İşte Türkler, kendi cenaze merasimi için hazırlanan tabutlarını, sahiplerinin başlarına geçirdiler.

İşte tam Yüzyıl önce  bugün Cumhuriyet Halk Partisi’nin kuruluşudur, kutlu olsun.

İzmir kurtarıldıktan sonra Atatürk ile şehirdeki İngiliz Konsolosu arasında gerçekleşen bir konuşmayı, Gazi’nin yaveri Salih Bozok şöyle aktarır:

Yangından önce bir gün Hükümet Konağı’na gitmiştik. Valinin yanında İngiliz Konsolosu bulunuyordu. Paşa da valinin odasına girmişlerdi. Bir iş için Paşa Hazretleri’ne bilgi vermeye içeri girdiğim zaman, Paşa ile Türkçe bilen İngiliz Konsolosu arasındaki şu konuşmayı işittim:

-Vali Bey’den ne istiyorsunuz?

-Uyruklarımız konusunda güvence almak istiyorum.

-Yunanlılar buradayken daha mı emindiniz?

-Evet.

-Öyleyse Yunanistan’a gidiniz!

– İngiltere’ye de mi savaş ilan ediyorsunuz?

-İngiltere ile aramızda barış antlaşması yapılmış mıdır ki savaş ilan edip etmediğimizi soruyorsunuz? Hem siz böyle şeyleri konuşmaya yetkili misiniz ki, bunu bana soruyorsunuz? Ben, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı ve Türk Orduları Başkomutanıyım. Her şeyi görüşmeye yetkim vardır. Sizin de böyle bir yetkiniz varsa görüşebiliriz. Yoksa, buyurunuz!

Paşa, böyle diyerek konsolosa kapıyı gösterdiler.

Büyük Ortadoğu projesi eş başkanlık hırsı ile emperyalist güçlere diz çöken, başka ülkelerin devlet kapısında bekleyen AKP ve onun genel başkanı gibi değil, az önce ifade ettiğim yukarıdaki onurlu duruşu sergileyen Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu bir partidir Cumhuriyet Halk Partisi, 100. Yılı kutlu olsun.

 

Değerli Yol arkadaşlarım;

AKP ‘nin vicdansızca bir bir sattığı;

Dokuma Fabrikaları, Demir Çelik Fabrikaları, Şeker Fabrikaları, Çimento Fabrikaları, Sigara Fabrikaları, Gübre Fabrikaları, , Tersaneler, Tamirhaneler, Elektrik Santralleri, Çelik Fabrikaları, Otomobil Montaj Fabrikaları, Mühimmat Fabrikaları, Makine Fabrikaları, Bez Fabrikaları, Şişe ve Cam Fabrikaları, Kağıt Fabrikaları, Basma, İpek Fabrikaları, Barajlar,  Bursa Merinos, Sümerbank ve daha niceleri Cumhuriyetimizle kurulmuş, kalkınmanın üretimin temelleri atılmıştı.

İşte Cumhuriyet Halk Partisi bu fabrikaların, üretimin ve kalkınmanın koruyucu olarak bizzat Atamız tarafından kurulmuştur.

Ama bugün geldiğimiz durumu yıllar önce Atatürk görmüş ve Nutuk’ta şu sözleri ifade etmiştir. “Saygıdeğer ulusuma şunu öğütlerim ki bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki öz mayayı çok iyi incelemeye dikkat etmekten hiçbir zaman geri kalmasın” diyor.

Atatürk’ün öğüdü, bugün içinde bulunduğumuz ekonomik buhranın ve bu buhranın yarattığı ekonomik soykırımın müsebbiplerini, sorumlularını gözlerimizin önüne serer niteliktedir. İktidar sahipleri, vicdanlarındaki öz mayanın sonucu olarak, ülkemizi yeni bir esirliğe sürüklemiştir. Bir avuç faiz lobisinin ve onların ülkemizdeki işbirlikçilerinin jandarmalığına soyunmuş bir iktidarla karşı karşıyayız. Dahili bedhahlara dönüşmüş olan bu mevcut siyasi iktidar; kişisel çıkarları uğruna ülkemizi ekonomik bir işgalin hedefi haline getirmiştir. Milletimiz, bu ekonomik işgal karşısında harap bir haldedir. Ancak bu şartlar altında dahi her yaştan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının görevi, bağımsızlığımıza ve Cumhuriyetimize sahip çıkmaktır.

Son seçimleri devletin tüm imkanlarını fütursuzca ve vicdansızca kullanan, ahlak ve edepten yoksun bir yapıyla mücadele ettik. Mücadelemizi pes etmeden sürdürmeye kararlıyız. Yolumuzu haktan, hukuktan ve adaletten yana olan herkesle birlikte sürdürmenin değerini, bu haklı mücadeleyi daha da büyütmenin gerekliliğine inanıyoruz.

Bizler, “umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır; ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim” diyen, Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan gidenleriz. Öyleyse umut hep vardır ve hep var olacaktır.

 

Güzel İzmir ve aziz yurdumuzu tüm işgalcilerden kurtaran en başta Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Atatürk’ü, merhum Genel Başkanlarımız İsmet İnönü’yü, Bülent Ecevit’i, Deniz Baykal’ı ve tüm aziz şehitlerimizi şükran ve minnetle anıyor, Hikmet Çetin ve Altan Öymen’e sağlıklı uzun ömürler diliyorum. 9 Eylül ruhunu bugünlere taşıyan bütün parti emekçilerimizi saygıyla selamlıyorum. 100. Kuruluş yılımız kutlu olsun.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi!

 

0
tebrikler
Tebrikler
0
k_t_
Kötü
0
m_kemmel
Mükemmel
0
_zg_n
Üzgün
0
acayip
Acayip
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
Tokat’ta Chp’nin Kuruluşunun 100. Yıldönümü Törenle Kutlandı

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

60 nerenin plakası Tokat Haberleri