Tokat Meydan bölgesinde oluşturulan platformdan halka seslenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “Tokat’tayım. Kadim bir şehirdeyim” diyerek konuşmasına başladı. Kılıçdaroğlu ‘Halkın umudu Kılıçdaroğlu’ sloganlarına “ Benim umudum da sizlersiniz. Bu ülkenin gençleri, bu ülkenin insanları. Türkiye’nin içinde bulunduğu durum hoş değil. Herkes kafasında ciddi bir sorun taşıyor. Ne olacak diye bekliyor. Kimsenin umutsuzluğa kapılmasını istemem. Şuan sağımızda solumuzda esnaf kardeşlerimiz var. Onların kazanması lazım. Ahi evran geleneğini sürdürmesi lazım. Herkesin ürettiği, kazandığı, alın teri döktüğü bir Türkiye güzel Türkiye’dir. O Türkiye’de ancak huzur olabilir. Ama esnafa vermiyorlar, çiftçiye vermiyorlar, emekliye vermiyorlar, işçiye vermiyorlar beşli çetelere veriyorlar. O beşli çetelerden hak etmedikleri paraların tamamını alacağım esnafa vereceğim. Ben esnafın, çiftçinin, işçinin, emeklinin her kesin alın terine değer veren birisiyim. Beni şöyle tanımlayın; Ey Kılıçdaroğlu sen kimin adamısın? Ben de diyorum ki ben ezilenlerin, garibanların, ben işsizlerin, ben esnafın, ben çiftçinin, ben emeklinin, ben sanayicinin adamıyım. Ben beşli çetelere hizmet eden birisi değilim. Bunu herkesin bilmesini isterim. Ayrıca bunlar kendilerine ‘Biz Milliyetçiyiz’ diyorlar. Bizim milliyetçilik anlayışımızla bunların milliyetçilik anlayışı arasında siyahla beyaz arasındaki fark kadar fark var. Bizim milliyetçiliğimiz vatanseverliktir, bayrağını sevmektir. Bizim milliyetçiliğimiz herkesin kimliğine, yaşam tarzına, inancına saygı göstermektir. Bizim milliyetçiliğimiz Türkiye’nin çıkarlarını ve itibarını korumaktır. Onlar İdlib’te 33 askerimiz şehit olduğunda onların hesabını soramadılar koşa koşa Putin’in ayağına gittiler; ‘Ben ettim sen etme’ dediler. Biz bunu yapmayız. Biz Türkiye’nin itibarını koruruz. Gittiler askeri hastanelerin tamamını kapattılar. Dünyada hastanesi olmayan tek odu Türk Silahlı Kuvvetleri! O hastaneleri GATA dahil hepsini alacağız. Allah nasip eder iktidar olduğumuzda 1 hafta içerisinde şanlı ordumuza teslim edeceğiz. Yetmedi şanlı ordumuzun elşnden tank-palet fabrikasını aldılar. Götürdüler Katarlılara verdiler. Yandaşlara verdiler. Kendi ordusundan tank-palet fabrikasını alıp yabancılara teslim edenlerden hem hesabını soracağız hem de o fabrikaları yine ordumuza teslim edeceğiz. 1 hafta içibde yapacağız bunu. Kimse endişe etmesin.
Siz kim Milliyetçilik kim!
Milliyetçilik vatanseverliktir dedim. Milliyetçilik toprağına sahip çıkmaktır dedi. Süleyman Şah Türbesi’ni kendi toprağımızdan yani vatanımızdan bayrağımızı indirdik Süleyman Şah Türbesini kaçırdık. Kendi bayraklarını indirdiler. Geleceğiz Allah nasip ederse Millet İttifakı olarak geleceğiz! Süleyman Şah Türbesini gene toprağıma götüreceğiz. Bayrağımız orada yeniden dalgalanacak. Bunu şunun için anlatıyorum; Hep CHP’yi suçluyorlar. Açık ve net söylüyorum. Burda söylüyorum. Onların yüzüne de söylüyorum Ama onlar bunu anlamıyorlar. Gidip başka anlatıyorlar. Milliyetçilik vatanseverliktir. Bayrağına sahip çıkmak demektir. Milliyetçilik ordusuna sahip çıkma demektir. Güvenlik güçlerine sahip çıkmak demektir. Milliyetçilik Türkiye’nin itibarına sahip çıkmak demektir. Tokat’ta güçlü bir milliyetçilik damarı olduğunu biliyorum. Onun için bunu söylüyorum. Siz kim Milliyetçilik kim.
Aldılar. Türk Telekom’u Hariri ailesine verdiler. Türk Telekom nasıl gitti. Bizim bankalardan krediyi çektiler. Aldılar götürdüler yatırdılar. Türk Telekom’u aldılar binalarını sattılar. Bakır kablolarını, inşaatlarını sattılar. Arkasından borç ödemeye gelince alın sizin olsun dediler. Borçlar da sizin olsun dediler. Şuanda biz Avrupa’nın en pahalı ve en yavaş internetini kullanıyoruz. Maliyeti bu oldu. Zararı bizim sırtımıza. Yine milletin sırtına yıktılar. E Bay Kemal buna sessiz mi kalacak! Kalır mıyım! Bu milletin hakkını ve hukukunu sormak zorundayım. Esnaf kardeşlerim Allah nasip eder Millet İttifakı olarak geldiğimizde ilk 1 hafta içinde ister bankalardan, ister esnaf kefaret kooperatifinden, ister tarım kooperatifinden aldıkları kredilerin faizlerini sileceğiz. Yeter yahu perişan ettiniz esnafı. Çiftçiyi perişan ettiniz. Çiftçiyi toprağa küstürdünüz. Yeniden ama yeniden ahlaklı ve güzel bir Türkiyeyi inşa edeceğiz.
Siyasete ahlakı getireceğiz. Siyaset cep doldurma sanatı değildir, köşeyi dönme sanatı değildir. Siyasete girdiğim gün kendi mal varlığımı kendi internet siteme koydum. Mal varlığım budur dedim. Ama ben defalarca sordum sizin mal varlığınız nedir diye. Buradan oğlun para gönderecek milyon dolarları Amerika’ya gönderecek. Senin kızın da o paraları alacak gökdelen yapacak ve Bay Kemal de bunu seyredecek öyle mi. Hayır Yemezler. O paraların tamamını Türkiye’ye getireceğim. Esnafa ve çiftçiye vereceğim. Hiç endişe etmeyin hakkı, hukuku ve adaleti getireceğiz. Devletin dili adalettir. Adaletin olmadığı yerde adalet olmaz. Devlet çürür. Devlet liyakatle, ahlakla yönetilir. Erdem ve bilgiyle yönetilir. Devlet sosyal devlet olmak zorundadır. Fakirin fukaranın yanındaki devlet sosyal devlettir. Bunu yapmazsanız devleti büyütemezsiniz. Kimse endişe etmesin adaleti de sağlayacağız liyakati de. İşi ehline vereceğiz. Siz Türk Bayrağını temsil etsin diye rüşvet alan adamı nasıl büyükelçi tayin edersiniz? O rüşvetçi büyükelçilerin tamamını geri çağıracağız. Tamamını alacağız. Rüşvetçi birisi Türkiye Cumhuriyeti bayrağını temsil edemez.
Bütün demokrasilerde iktidar ve muhalefet partilerinin genel başkanları televizyona çıkarlar. Eskiden de böyleydi. Rahmetli Ecevit, Turgut Özal, Süleyman Demirel.. hepsi. Beraber uygar insanlar gibi otururlar gazeteciler soru sorar onlar da cevap verirdi. Şimdi benden kaçıyor, çıkmıyor karşıma. Dün Osmaniye’den meydan okudum şimdi Tokat’tan yeniden Erdoğan’a meydan okuyorum. Yüreğin varsa, cesaretin varsa gelirsin karşıma devletin büyük imkanları elinde istersen tek başına, istersen bakanlarını al, arzu edersen prompterını al vallahi de billahi de tek başıma çıkacağım. Karşıma çıkmaya cesaret edemiyor. Sen kim meydan okumak kim? Meydan okuyorsan karşıma çık. Hiçbir zaman hiçbir egemen gücün altında eğilmedik ama onlar 3-5 kuruş para için adaleti sattılar. Kaşıkçı cinayetinin dosyasını götürüp katile teslim ettiler.
Suriye tezkeresine ret verdik. ‘Bunlar terör örgütüne destek veriyorlar o nedenle hayır dediler’ diye. Siz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yabancı asker postallarını istiyor musunuz? İstemiyor musunuz? Biz öyle yaptık. Kendi ülkemizde yabancı asker istemiyoruz dedik o nedenle hayır oyu verdik. Milliyetçiyim diye geziyorlar etrafta. Bir partinin adı da ‘Milliyetçi’. Ne milliyetçiliği? Bu ülkede terörle mücadeleyi bizim askerimiz, polisimiz yapıyor. Sen gideceksin yabancı askerleri Türkiye’ye davet edeceksin buna da Bay Kemal ‘evet’ diyecek öyle mi? Olmaz, o zaman adımız Bay Kemal olmaz.
Ülkemize, barışı, huzuru getireceğiz. Kimlik, inanç, yaşam tarzı üzerinden siyaseti bitireceğiz. Siyasetin konusu adamın kimliği mi? Sen bak esnaf, çiftçi kazanıyor mu? Temiz, ahlaklı siyaset istiyorsanız o zaman bize katılın. Bize katılın esnaf, çiftçi, emekli, işçi, sanayici kazansın. Bize katılın beşli çetelerin başına ne gelecek bütün dünya görsün.
