AK PARTİ GENEL MERKEZ İNSAN HAKLARI BAŞKANLIĞI 28 ŞUBAT BASIN AÇIKLAMASI

featured

25. yılını geride bırakan ve “post-modern” darbe olarak adlandırılan 28 Şubat süreci, milletimizin inancına, iradesine, değerlerine, insan haklarına, demokrasiye ve özgürlüklere yapılan fiili bir darbedir. Motivasyonunu 27 Mayıs darbesinden alan 28 Şubat; bir darbenin tarihi olduğu gibi vesayetin, antidemokratikliğin, karanlık bir zihniyetin de ismi olarak tarihe geçmiştir.
28 Şubat’ta sözde “irtica tehdidi” ile medya, darbeci zihniyete ram olarak “Topyekün Savaş” manşetleri atmış, Ankara sokaklarında tanklar yürütülmüş, anti-demokratik MGK kararları alınmış, “demokrasiye balans ayarı” denilerek dönemin hükümeti istifaya zorlanmıştır. “1000 yıl sürecek” dedikleri 28 Şubat Post-Modern darbesi ile insanlar ayrımcı, ötekileştirici, insan haklarına aykırı uygulamalara maruz bırakılmış, milyonlarca insanın hayatı karartılmıştır.
Kadınlarımız ve genç kızlarımız, ne acıdır ki bu karanlık sürecin en büyük mağdurlarından olmuştur. Darbecilerin kurduğu ikna odalarında nice kadın, inançları hiçe sayılarak horlanmış ve baskıya maruz kalmıştır. Başörtüleri açılmaya zorlanmıştır. Bu odalarda psikolojik baskılara maruz bırakılan kızlarımızın çoğu üniversitelerdeki, liselerdeki eğitimlerini yarıda bırakmak zorunda kalmış ve etkisi bugün dahi süren travmalar geçirmiştir. Getirilen kanunsuz başörtüsü yasağı ile kadınların çalışma hayatında var olmaları engellenmiştir.
Siyasi görüş ve inancından dolayı insanların; çalışma, eğitim, ibadet, düşünce ve ifade özgürlükleri gibi temel hakları ellerinden alınmıştır. Ülkesi, milleti için çalışan ve üreten sermaye dahi kategorize edilerek “Yeşil sermaye” adı altında ötekileştirilmiştir.
28 Şubat darbesi, vesayetçi sistemin ilk tezahürü değildir; maalesef sonu da olmamıştır. 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi de aynı kaynaktan beslenen vesayetçi sistemin dışa yansıyan bir suretidir. Ülkemizde yaşanan bazı gelişmelere ve dillendirilen, mırıldanılan, hayali kurulan özlemlere bakılırsa 28 Şubat zihniyeti ne yazık ki bazı mahfillerde hala diriliğini korumaktadır. Devletimizin 28 Şubat’ın acılarını sağaltmak ve iyileştirmek adına yaptığı muazzam çalışmalarına rağmen bu zihniyetin söylemleri, eylemleri ve kamuflajlı darbe yılları nostaljileri; kabuk bağlayan yaralarımızı kanatmaktadır.
Vesayetçi zihniyetle mücadelemiz biz var olduğumuz sürece devam edecek inşallah. 28 Şubat için “bin yıl sürecek” diyenler unutmasın ki 28 Şubat bin yıl sürmedi; ancak biz 28 Şubat’ı bin yıl geçse de unutmayacağız. Demokrasimize ve Milli İrade’ye her zaman sahip çıkacağız. 15 Temmuz Darbe girişiminde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Milletimizle beraber gösterdiğimiz mücadele bunun ispatıdır.
Bu vesile ile ülkemizde 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat, 15 Temmuz gibi insan onurunun, insan haklarının, demokrasi ve değerlerimizin hiçe sayıldığı günlerin bir daha yaşanmaması için var gücümüzle çalışmaya devam ediyor, 20 yıldır her şartta ve koşulda özellikle darbeler karşısında yanımızda olan milletimize şükranlarımızı sunuyoruz.

CÜNEYT ALDEMİR
AK PARTİ TOKAT İL BAŞKANI

Türkiye siyasal tarihi, ne yazık ki darbelerin ağır bedelini ödemiş travmalarla dolu siyasal ve toplumsal bir geçmişe sahiptir. Yaşanan her darbe Türkiye’yi daha da geriye götürmüş, demokrasi kesintiye uğramış, özgürlükler askıya alınmıştır.
99 yıllık Cumhuriyet tarihimizde 27 Mayıs 1960’da başlayıp 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişimine kadar ki süreç, milletimize ve demokrasimize yönelen suikastlerdir.
28 Şubat darbesi de demokrasi tarihimize ‘postmodern darbe’ olarak geçen karanlık bir dönemdir.
Milletin vicdanında derin yaralar açan 28 Şubat süreci, demokrasiye ve sivil siyasete yönelik bir suikast olarak gerçekleşmiş, milletin iradesine olduğu kadar kalkınma çabasına da engel olmuş gerici ve ilkel bir tertiptir.
28 Şubat’ta kadınların ve kız çocuklarının en temel hakkı olan eğitime erişimine acımasızca set koyanlar, bugün kimseye kadın hakları dersi vermeye kalkmasınlar. “Bin yıl sürecek.” dedikleri 28 Şubat’ın failleri, kız çocuklarının okulların kapısında akıttıkları gözyaşlarında boğulmuşlardır.
Darbe sonrası yaşanan kriz, ülkemizin çok değerli yıllarına mal olurken devlet ve millet arasında çatışma çıkarmak isteyenler için zemin hazırlamıştır. Ancak aziz milletimizin feraseti ve basireti ile çatışma beklentisi boşa çıkmıştır.
Birtakım siyasi mühendislik projeleri ile Türk siyasetini manipüle etmeye çalışan 28 Şubatçılara en büyük dersi 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan seçimde “Yeter, söz de karar da milletindir.” diyerek AK Parti’yi iktidara taşıyan milletimiz vermiştir.
Aziz milletimiz, büyük ve güçlü Türkiye’yi hedef alan darbelere tıpkı 28 Şubat ve 15 Temmuz’da olduğu gibi her zaman dur diyecek ve taviz vermeyecektir.
Milletimizin her seçimde büyük teveccüh gösterdiği AK Parti, 12 Eylül başta olmak üzere tüm darbe faillerinin yargılanmasını sağlamıştır. Yeni yönetim sistemimizle siyasal yapımız güçlendirilerek vesayet tümüyle yok edilmiştir.

Böylece demokrasimiz, tarihindeki kara lekelerden kurtarılarak vatandaşlarının eşit haklara sahip bir yapıya kavuşturulmuştur.
Bu duygularla ülkemizin demokrasisinde büyük yaralar açan 28 Şubat’ı 25. yılında bir kez daha kınıyoruz. Siyasi mühendislik projeleri ile Türk siyasetini manipüle etmeye çalışanlar şunu bilsin ki, Sayın Genel Başkanımız,
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da, millet iradesinin saygınlığına asla gölge düşürmeyecek ve demokrasimize yapılan her türlü müdahaleye en sert karşılığı aziz milletimizle birlikte vereceğiz.

HAVVA SABUNCUOĞLU
TOKAT AK PARTİ KADIN KOLLARI BAŞKANI

 

0
tebrikler
Tebrikler
0
k_t_
Kötü
0
m_kemmel
Mükemmel
0
_zg_n
Üzgün
0
acayip
Acayip
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
AK PARTİ GENEL MERKEZ İNSAN HAKLARI BAŞKANLIĞI 28 ŞUBAT BASIN AÇIKLAMASI

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

60 nerenin plakası Tokat Haberleri